3 Aralık 2011 Cumartesi

beyin önemli bir organ

vallahi biz kadinlar olarak psikopatiz. karsi tarafa sana geri donmicem mesajlari verirken bile aci ceke ceke veriyoruz o mesajlari. Bana artik dokunma,sana karsi icimde hic bir his yok, geri donecegimi dusunuyorsan da bosuna dusunme bana yaptigini unutamam falan demeler. Noldu simdi o sonuna bana yaptigini unutamam i ekleyince oldu mu saniyoruz? Evet erkek milleti emin olun cok aci cekiyordur bu lafi duyunca. Kafalarindan gecen sey ''hih tamam ben kiza geri donemicem ama o da aci cekiyor iyidir iyi''. Bence kiz olarak duygusal bir yapiya sahip oldugumuz icin ister istemez cumle baslarina sonlarina neler hissettigimizi yaziyoruz. Bu bizim elimizde olmayan bisey. Hangimiz karsi taraf uzuldugumuzu bilsin diye facebook da duygusal sarkilar paylasmadi veya twitter da duygusal sozler falan. Ne geregi var bunlara ya!bence erkegin karsisinda durulmasi gereken en guzel konum guclu kadin konumu. acini cekiyorsan da icinde yasa. Yani emin olun hicbir erkek aci cekiyorsunuz diye sizinle bir sans vermeye daha meyilli olmaz. Tam aksine siz ne kadar guclu durursaniz o kadar onlarin o kadar geri donme ihtimali oluyor. Ama guclu durmakla, facebook da veya twitter da nispet yaparcasina dusunceler paylasmanin bununla kenarindan kosesinden alakasi yok. hic unutmam bir arkadasim twitterdan surekli olarak ''offf su anda burda bir cocuk varr inanilmazzz yakisiklii '' diye tweetler atip duruyordu. Bunu goren ortak arkadaslarimizin tek dusuncesi ''kuyruk acisi cekiyor'' oldu. O yuzden kendinizi ne eski sevgilinize ne de ortak arkadaslariniza rezil etmeyin. Acin gizli bir hesap veya adinizin soyadinizin belli olmadigi bir blog oraya istediginizz gibi yazin. Emin olun kimse okumaz diye paylastikca siz rahatliyorsunuz ne de arkadaslarinizi boguyorsunuz!!dostum olsa sonuna kadar dinlerim zaten dostumunda boyle bisey yapmasina izin vermem ama didimin didisinin ask hayatini bu kadar gozume sokmasina tahammul edemiyorum. Herneyse ana konudan kopmadan hemen durumu ozetleyelim:Evet cok duygusaliz ama is hayatinda da ozel hayatinda da duygularina yenik dusmeyen insanlar kazaniyor. O yuzden beyinsiz olmadigimizi hatirlayip,elin ogluna kendimizi acindirmayalim.

27 Kasım 2011 Pazar

cok uzuluyorum eski kafalilara

iliski iki kisi arasinda yasanan olay degil midir?O halde didinin didisinin elinin,kolunun iliski de ne isi var?Farkinda olmadan insanlari gruba mi davet ediyoruz da herkes bu kadar konusma,soz soyleme hakkinda bulunuyor?Herkesin kendine gore dogrusu var ve insanlar bu dogrulari kendi hayatlarina uygulamak yerine baskalarinin hayatlarina uygulamayi daha uygun goruyorlar. Madem dusundukleri,yaptiklari bu kadar dogru o halde neden kendi iliskilerinde basarisizlik soz konusu?Birkac gundur kafamda bir suru soru isaretleri varken insanlarin bu soru isaretlerini arttirmalari,ustune ustun bundan faydalanmalarinin amaci ne olabilir diye de sorular ekledim kendime ohhh kafamin ici cumbus ki ne cumbus. Bu zamana kadar bana gelen insanlarin coguna iliskilerinin kotu yonlerini soylemedim de gostermedim de cunku disaridan hicbir iliski gorundugu gibi degildir.Kimi insan basbasayken verdigi degeri gosterir kimi kalabalik ortamda ama illaki deger veriyordur ki partnerinin gozunde o iliski yurur. Yoksa artik eskisi gibi tek tarafli iliskilerin surdugu yok tabii karsi taraf cakma deger vermiyorsa. Herneyse;hele ki partneriniz yaninizda degilse genelde pusuda duranlar sizi doldurur da doldurur hatta o kadar igrenc akil verirler ki ''allahim ben bu igrenc ortama nasil dustum''diye kafayi yersiniz. Kendi sinirini yenip iliskini mi duzluge cikarmaya calisirsin yoksa ''ne halin varsa gor''diye lanet ede ede cikip gider misin?iste ben genelde insanlarla anlasmaya calistigim icin ilk yolu denerim baktim iki anlattim olmuyor 3. sansi vermeden basar giderim. Kime neyi anlatiyorsam?!herkes kendi kafasinda birseyleri cizmis,kimin iliskisi dogru kimin ki yanlis kararini vermis oylee kukuman kusu gibi gunumuzun koca kari mantigi ile kosede oturup iliskinizde bir sonraki hamlenizi yapmanizi beklerler. iliskideki renk gri de olsa pembe de olsa ister simsiyah olsun kimsenin baska birinin iliskinin rengini degitirmeye hakki yok Ne yazikki vazifeleri olmadigi halde olaylara burnunu sokma ozelligi sadece bizim halkimiza mahsus sanirim. Kendini bundan siyiranlar var hos ne ala ama siyiramayanlarin kafalarinin ici gecmis haberleri yok..

25 Kasım 2011 Cuma

issizim dostlarim issizim issiz!

Bastan uyarayim da bu yazi oyle genel bir konu ustune kurulu degil.. Tamamen benim ustumden gerceklere dayanan bir durum.Okumak isteyen varsa buyursun;
daraldim.. gercekten artik daraldim. bay geldii herseyden. sabahdan beri kaslarim catik vaziyette dolaniyorum ve sanirim bugun icin o halde kalmaya devam edicek.Bu oyle kadinlara gelen aylik rutinlerden olan bir sinir degil ama daha beteri. Hiçbir sebep yok ortada. Su an ucan kusa bile sinirlenebilirim. Ben kendime katlanamazken elin oglu bana nasil neden katlansin. Sanirim artik issizlik kafama vurmaya basladi ve bu durumdan iyice bıkar hale geldim. Sen kalk iki üniversite de oku, fistik gibi yabanci dilin olsun. sonra is bulama nolcakkk bu durum. gidip kendimi yakinda anitkabire zincirlicem ''atam genclerin ne halde diye''. Amerikadaki okuldan diplomam gelse kiraya vericem diplomayi en azindan oyle para kazanayim. sanki eczacilik diplomasi diploma dedigimde ortalikda bulunan binlerce isletmeciden biriyim iste!23 yasina geldim,okul bitti hala babadan para istiyorum. Sanirim bu durum artik sinirime dokunmaya basladi. Niteliklerimi kullanamamak boguyor beni. Sen kalk o kadar projeler yap donem icinde,ustune ustun hazirladigin projeler de hep bonus puanlari kapsin. Ama gel is bulama!!sonra vayy efendim neden ankarayi sevmiyorsun? sevmiyorum tabi. Kalkip da devlet dairesinde calisacak halim yok zaten calisabilecek yapim da yok. Hangi pazarlama taktigini uygulayayim allah askina devlet dairesinde?kisaca o yuzden hala kafamdaki meslegi bulamadigim icin geriliyorum sanirim. İssiz olmaya dayanamiyorum.Bu ulkede gercekten issizlik var arkadas ben onu anladim.

22 Kasım 2011 Salı

öyle bir gecer ki AMA

Dun gece oturdum merakla bekledigim American Music Awards(AMA)'i izleyebildim sonunda. Toren boyunca o kadar cok sey dusundum ki dedim en iyisi blog yaz tweet atmakla olmuyor bu isler cunku ardi ardina bitmek bilmeyen tweetler ortaya cikti  ve anladim ki bu is 140 carpi bilmem kac tweet ile olmuyor. 

Baslayalim Jennifer Lopez ile..Kadin sahnede sovuna oyle bir falsolu basladi ki kadinlarin ne kadar numaraci oldugunun en guzel ornegiydi. Kadinin aci cektigini sanirsiniz ama o bir anda oyle bir ortaya cikar ki hani ortada kaldiginiz durumu betimleyebilecek kelime bulamiyorum ve kadin yine o kadar seksiydi ki cogu erkegin yuregi yerinden hoplamistir ozellikle de seyirciler arasinda bulunan eski kocasi Marc Anthony. Ama sahne gorseller acisindan mukemmeldi. efektler olsun danslar olsun ve sahnede Jennifer a eslik eden onlarca erkek olsun goz kamastiriciydi. Tabi bu yorumlar ''on the floor'' calana kadardi. tovbeee bismillahhh  pitbulla o kadar yakinlastilar ki ben kiz halimle Marc Anthony'e acidim ama erkek milleti acimaya gelmez o yuzden aferin Jennifer.

Ve merakla bekledigim adam david guetta nicki minaj la beraber sahneyi paylasti. Bence bazi adamlar tipleri ile degil sadece yaptigi muziklerle bile cekici olabilirler. Ne igrenc zevkin var seninde diyenler olabilir belki evet haklilar adam cok cirkin ama muzikleri sayesinde cekiyor kendine. Bu arada bunlar sahnedeyken selena gomez ve taylor swift in hareketleri o kadar iticiydi kiii kizlari bogasim geldi. Kucuk kasarlar. Nicki Minaj odul aldigi zaman konusmasini yaparken, baslangictaki aglamasina nerdeyse inanmak uzereydim ki sonradan numaradan agladigini anlamak cok da zor olmadi. Bu arada erkeklere bir dipnot kadinlar cok kolay aglayabilir ama Nicki Minaj'in en guzel yaptigi sey gelmis gecmis butun rapci bayanlarla odulu paylasmasiydi. 

Gelelim Marc Antony ile Pitbull un duetine. Pitbull'un Marc Anthony'e de dayayacak hali yok ya ayni Rafet el roman ve yusuf guney samimiyetinde sahne paylasimlari oldu. Ama ne yalan soyleyeyim Marc Antohny de karizmatik adam. Performanslarina baslamadan once pitbull'un yapmis oldugu duetlerin bir kismi caldi vee istee tamm o andaaa benden beni goturen ''give me everything'' caldi. sarkida butun hucrelerim birer zenciye donusuyor ve rnb yildizi olucak derece de performans gosteriyorlar,canim hucrelerim benim yaa. herneyse hemen ana konuya donuyorum. Marc Anthony de tas gibi hatunlari kullanmis ve sahne sound'u cok iyiydi amaaa amaaa sunu soylemeden gecemeyecegim pitbull'un kirmizi ceketineee taptimm!!!Jennifer'in gorselliginden sonra bu biraz fiss cikti fakat sesini cok iyi kullandi. 
Siradaki de her haliyle begendigim ve eminim ki cogu kizin da begendigi,erkegin tanimlarinda listede bulunan kisilerden biri adam levine!evet ''tanri erkegi yaratti''nin en guzel ornegi ve sevgilisi de bu zamana kadar gordugum en guzel klip kizi. bebek gibi kiz.insanin baktikca bakasi geliyor. Omur boyu birbirlerine bakip dururlar bol bol da sevaba girerler iste. Christina ile ''moves like jagger'''da iyilerdi de christanin o kiyafetinin vucuduna uygunlugu neydi oylee felaket otesiydi.Ayva gobegi falan var zannediyor herhalde. Kusura bakma da Christina'cim o gobek anca ayva agaci olur. O yuzden o daracik elbiseni adresime gonderebilirsin. Asil hayal kirikligi da adam levine'in sesi hic de coskulu degildi yani klibi izledigimde daha fazla gaza geliyorum. Artik sigara mi yoksa baska birsey mi ne kullaniyorsa sesi cok cikamiyordu. 

Bruno Mars'in odul almasina da cok sevindim. Adamin disi sanki pakistanli ici amerikali. cok iyi bilirim onun icini melek gibi cocuktur gibi konusuyorum da yani en azindan benim gozlemledigim kadariyla boyle. O da odulunu diger adaylarla beraber paylastigini belirtti. Burdan da kapti 10 puani velet.

Gelelim Will.i.am'e.. adam sahneye Jennifer Lopez ile cikti. Jennifer Lopez tam bir liseli genc kiz gibi giyinmis,Marc Anthony'nin fantezilerine de yeni bir yol vermis oldu bu sekilde. Adam bir kere daha kahrolmustur herhalde. Neyse will.i.am yeni sarkisiyla,sahne sovuyla gercekten cokk cokk iyiydi. Sarki cok farkliydi ve fighting gravity sarkiyla inanilmaz uyum icerisindeydi. Will.i.am in yaraticiligi zaten ortaydi ''fighting gravity''i sahnede kullanarak bunu da iyice ispatlamis bence. 
LMFAO,Allah sizi kahretmesinn harika bir sarki ve sahneyle bitirdiniz AMA'i. Adamlar o kadar shuffling yaptilar ona ragmen sesleri mukemmeldi. Bence butun performanslar icinde sahne sound'u ve album sound'u birbirine en tutarli olaniydi. Once ''party rock anthem'' ile baslayip,AMA sonrasi parti icin milleti gaza getirdiler. Sonrasinda ''sexy and I know it'' ile boxer'lari ile sov yapti adamlar resmen. tek kelimeyle mukemmelerdi!

Programdan kisa notlarla da bahsetmek gerekirse;


Taylor Swift bence yilin sanatcisi olmayi falan haketmiyordu
Selena Gomez inanilmaz gicik bir kiza benziyor,
Bunu soyledigime bende sasiriyorum ama Justin Bieber buyudukce bence daha da yakisikli oluyor,cocugun tarzi gayet guzeldi,
Enrique Iglesias her zaman ki gibi cok apaci ama cok seksiydi,
Kelly Clarkson'in kiyafeti facia olup kadini balina gibi gostermisti,
ve Chris Brown sahneyi cok guzel kullandi.

Eger bahsettigim performanslari merak eden olursa diye buraya linkleri de kopyaliyorum:
Nicki Minaj feat David Guetta:http://www.youtube.com/watch?v=kTlYtFVOfME
Maroon 5 feat Christina Aguileria:http://www.youtube.com/watch?v=UrELT91WYTA

20 Kasım 2011 Pazar

bes harfli tehlike:rifki

bu yaziyi bloguma yukledigim chillaxin playlist'imle inanilmaz gaza gelmis bir sekilde yaziyorum su anda. Herhangi bir konusu yok yani. Sadece dinledigim sarkilar birseyler yazma istegi uyandirdi.Pazar sabahi aldim kahvemi yanima,actim en sevdigim muzikleri hava sogukmus kim ilgilenir su saatten sonra. valla keyfim o kadar yerindeki sirtimdaki arsiz rifkinin acisini bile hissetmiyorum. rifki kim simdi dimi?rifki benim omuriligimin yakinlarina yuva kurmus sinir tumorum. Sanki evcil hayvandan bahsediyormusum gibi rahatligimda yakinda en yakin arkadaslarimi delirticek zaten. Azicik dikkat et kendine,kendini cok uzuyorsun,hayat bu bosver hersey gecer onemli olan sagligin diye gunlerdir basimin etini yiyorlar. azicik agrim olsa hihh ben sana demedim mi neden kendini uzuyorsun iste bak yine nuksetti. Peki ben bu rifki nin caresine bakmadim mi vakti zamaninda,baktim. Gecen yaz zaten bundan kurtulmak icin bir operasyon gecirdim ama o kadar cok benimsemis ki kendi yerini herhalde rifki,bir parcasi sinsice omuriligime yaklasmis. Bu durumda sevgili karizmatik doktorlarimda(gercekten cok karizmatikler,bir enrique bir george clooney havasi var adamlarda) beni riske sokmak istememisler o yuzden minik bir parcasi kalmis benimle beraber.Ne kadar minik peki?2 cm kadar. 2 cm aslinda cok tehlikeli bisi ama benimki kansersiz olunca yasasin o orada deniliyor. Son zamanlarda yasadigim stresle malum ''dad and the others'' yuzunden rifki iyice azitti. O da sanirim artik bu kadar stresli bir hayatinda icinde bulunmak istemiyor. İcten ice cikarinn benii burdan der gibi bir koluma vurdurtuyor agrisini bir ayagima..Artik bu duruma el koymak istedigim icinde sanirim rifki ile ayrilik yollarimiza izin vericem.. Zaten dun gece agrimdan dolayi twitter'a icimi kustum resmen,sabah annemin tepkisi ile yemin ederim butun agrimi acimi unuttum. Gayet guzel guzel kahvalti yaparken annemin tweetlerimi okumus olmasi uzerine ''kizim yazma boyle seyleri twitter'a birileri gorur sende tumor var diye evlenmek istemez sonra'' dedikten sonra gozumden yas gelene kadar guldum. O kadar guldum ki ne agri kaldi dun geceden ne sinir. Ama dun gece asil rifkinin agrilarindan arkadaslarima bahsederken,''geliyorr geliyorr rifki geliyor'' diye ritim tutmalarina da anlam veremedim. ben orada kivraniyorum onlar orada sanki cocuk doguracakmisim gibi naralar atiyor. İste bu sebeplerden rifki hep benimle kalmak istedi belki de her gittigi yerde naralarla karsilandi ufaklik her zaman insanlar kafam guzel olurken rifkinin da kafasini guzell yap dediler. O sebepten kendisini hep best model olarak gordu. Ama artik o da bunaldi butun bu olanlardan sanirim bir an once terketmek istiyor beni. Napalim ayrilik vakti geldiyse oturup da arkasindan aglayacak degilim ne de olsa o bir tumor.

18 Kasım 2011 Cuma

ordinary love

bilgisayarimda arkadan sweet coffee-no ordinary love calarken kendimi ordinary love'i sorgularken buldum. Bana kalsa iki kisi arasinda yasanan sey siradan olursa zaten o ask olmaz. Tamam cok da kati olmayalim ama hersey gulluk gulistanlik giderse o iki kisi birbirine asik olur mu ki diye dusunmeden edemiyorum. Bence ask biraz tartismali,zorlu olunca ask oluyor. Diger turlu siradanliga donusuyor ve ask da bence siradan kelimesini haketmiyor. Eski iliskilerimi dusununce hicbiri ile siradan bir iliskim olmadi ama hicbirine de asik olmadim. O zaman siradan olmamakta ask a sebep olmuyor. ask iyice kafa karistirici birseye donusuyor. zaten ask yuzunden nerdeyse hepimiz mazosist oluyoruz bir de elimizde kalan beynimizle ask'i da yorumlamaya calisinca iliski boyunca suurumuzu kaybetmis gibi o iliskiyi yasiyoruz.Sonra o iliskimizde bitince iste ''ben bu okuzle nasil ciktim'', ''abi senelerimi,psikolojimi harcadim kim icin harcamisim'' diyoruz.. o yuzden iliskinin icindeyken benm yasadigim sey ask mi diye sorgulamak yerine, iliskiyi akisina birakmak belki de en guzeli..ayrilik vakti gelirse eger bir gun en azindan sonunda elimizde saglam bir ruh ve o parmak kadar beynimiz yerinde olmus olur. Birakalim iliskinin ask mi yoksa sadece sevgi mi oldugunu iliskimiz bize gostersin. O yuzden bence bende su anda ask dedigimiz sey ordinary mi olmali yoksa olmamali diye dusunmeyi birakmaliyim.. Peki bu yazinin sonunda elimize ne gecti?sweet coffee'nin no ordinary love sarkisinin erotic lounge olduguna karar vermek..

17 Kasım 2011 Perşembe

dur,orda bosluk var!



Hayatında hep yanında olamasa bile iyi ki var diye düşünebileceğin birisinin olması ne kadar güzel bir duygu aslında.. cunku uzaginda bile olsa o insanin senin hayatinda olmasi,onu hissedebilmen seni mutlu etmeye yeter de artar bile..o esnada anlatamasan,konusamasan bile içinde bir yerlerde ona anlaticam düşüncesini tutabilmek, ozellikle de bunlari karsilikli olarak hissedebilmek insani guzelligin otesinde farkli bir duyguya surukler.. esasen zor bulunabilen birsey icinde yasadiklarini,hissettiklerini tek bir insana anlatmayi beklemek cunku hayatımızda, çevremizde, telefonumuzda, facebook'umuz ve twitter'imiz da bile sayisiz insan var aslinda duygularimizi paylaşabileceğimiz. O zaman neden sadece tek bir insana anlatma ihtiyaci duyuyoruz ya da neden o insana anlatınca mutlu olacağımızı düşünüyoruz?Sanki yasadiklarimizi o insana anlatinca,yasadiklarimiz tamamlaniyormus gibi..Obur turlu hep bir eksik,hep bir boşluk..Belkide buna göre hayatimizdaki kişilerin yerleri farkli oluyor. Kimi en yakin arkadasimiz,kimi ailemizden biri,kimi sevgilimiz oluyor..Ama bazen oyle insanlar giriyor ki hayatimiza ne kafamizdaki en yakin arkadasimiz oluyor ne de baska birsey aslinda birden çok kişi oluyorlar bizim için işte tam o noktada onlari kaybettigimizde,görüşemediğimizde içimizdeki boşluğu yapay seylerle dolduruyoruz.Daha doğrusu doldurduğumuzu saniyoruz. Ya kendimizi dizilere veriyoruz ya arkadaş görüşmelerine ya da görevlerimize. Ama gün içerisinde öyle bir vakit geliyor ki insanin içi özlemle doluyor.Konuşmaya gerek yok o esnada aslinda o insanin tek bir dokunusu veya sadece dizinde yatmak bile yeterli oluyor. Sanki vucundaki molekuller senin yerine konusmus olmus kadar oluyor zaten. Oyle bir etkilesim icerisinde oluyorsun ki aklindan gecenleri biliyorsun,ne hissettigini anliyormussun gibi..oyle ki ikinizde agzinizi actiginizda soylediginiz ilk cumle ayni oluyor.. o yuzden yaninda olamasa bile bu insan aslinda ne hissettigini anlamak cok da zor olmuyor,ya da tekrar yaninda olacagi ani beklemek.. yasadigin zorluklar sadece o ana ozgu oluyor ama yanyana geldiginde sanki arada hicbirsey yasanmamis gibi,bilincini kaybetmis gibi anin tadini yasiyorsun. seni tamamlayan birseyler yaninda oldugu zaman eksiklikleri gormuyorsun cunku sen zaten tamamlanmis oluyorsun.. Peki temelli olarak kaybettigimizde nasil doldurmamiz gerekiyor icimizdeki boslugu ya da doldurulabiliyor mu?İste bu su anda cevabini hic bilmedigim bir soru. Ne de olsa butun sorularin cevaplari onceden bilinmek zorunda degil bazen yasayarak ogreniyorsun cevaplari...

15 Kasım 2011 Salı

Bebegimsin New York


Dort mevsimin belki de en guzel yasanildigi,dunya uzerinde en kiskanilan sehirlerden birinde olmayi ozledim. Gunlerdir icimi kemirip duran bir kurt gibi New York ozlemi. İsmine o kadar cok sarki yazilmis,ozgurluklerin sehri.Adina sarki yazilinca insan huzunlu sarkilar bekliyor bknz:istanbul icin yazilanlar.Aklima bir turlu istanbul ile ilgili hareketli bir sarki bile gelmiyor. Varsa yoksa alip goturen istanbul sokaklari ya da hic oyle seven gormeyen istanbul. Kimbilir belki de benim repertuarimda pek birsey yok. Ama bu sarkilar yuzunden istanbul da raki icesim gelir her defasinda. Raki dendi mi benim aklima istanbul gelir. Halbuki New York oyle mi? New York demek delicesine sarhos olmak demek,keyif icin sarhos olmak demek,hey can i get a whiskey and diet coke demek kisacasi Empire State of Mind caldiginda ''now you are in New York '' kisminda sevincten icin patlayacak gibi sarkinin o kismini soylemek.Tabi hersey sarhos olmak,kafanin iyi olmasi demek degil New York'da.5th Avenue de gezerken sokaklarda basit kovalardan muzik calan insanlarla her an icindeki enerjik insanin ortaya cikmasi demek.Taksi beklerken bile sikayet etmemek demek.New York cok sey demek ve bu kadar cok anlaminin olmasi ne yazikki  ordan buraya donunce insanin icinde buyuk boslugun olusmasi demek. Times da calisan copculeri bile kiskanir olursun nerdeyse. New York ile ilgili herhangi bir video gordugunde kiskancliktan catlarsin.Samimi soyluyorum erkek arkadasimi bu kadar kiskanmadim. Sehir seni tamamen ele gecirir.o sehirde bir anin bile bos gecmez zaten sehir buna izin vermez. Neden bilmem belki de psikopatlik bende Manhattan da bulunan herhangi bir otelde kaldigimda bile disardan gelen trafigin sesi beni mutlu ediyor. İnsanlar yasiyor hep bir hareketlilik var belki de ondan. Ama bir o kadar da yorar seni o sehir. Dolu dolu bir gunden sonra vucudun degil ama beynin yorulmus olur. Tipki cok dirdir eden sevgili gibi. Cok seversin seni mutlu eder ama dirdirlari yorar. Bu olumsuzluga ragmen kopamazsin hala sevmeye devam edersin. Hep yaninda olsun istersin. New York da aynen oyle. Herseye ragmen cok ozluyorum New York'u,anilarimi.O yuzden onumuzdeki yilbasi icin simdiden secret yapmaya baslasam iyi olucak sanirim anca tutar o zamana kadar..



Yazarin Notu:Yazar daha fazla New York resmi gormeye dayanamadigi icin en kisa surede buldugu resimleri yukler.

14 Kasım 2011 Pazartesi

Four Letter

If the smile's not meant to be
If the heart's not ready to open
If we make it I won't see how it's broken

It's the quiet time before the dawn
And I'm half past making sense of it
Was I wrong?
insanlar birbirlerine iple degil sarkilarla baglanir diye bir soz duydum cok da dogru duymusum. Late night alumni dinlerken nerdeyse new paltz in main streetinde kendimi kaybettim az once. sokagin kokusu bile burnumda,isiklari,insanlari. huzur doldu icim desem yalan olmaz herhalde. sarkilarin insanlara hissettirdigi seyler ne kadar ilginc. tek bir beste tek bir soz nasil parmak uclarimdan itibaren beni titretebilir,butun vucudumu sarsabilir..zamanin getiremedigi seyleri bize getirebilen tek sey sarkilar belkide. yarin yanimizdakiler cekip giderken onlara ne kadar nefret dolu olsak da ansizin calan sarkilar icimizde belki de o insana karsi butun nefretimizi unutturacak veya tam tersi. ama en kotusu de tek bir sarkida bile insana tek bir sey bile hatirlatmayanlari belkide. eninde sonunda herkes birbirini unutucak ne de olsa. hayatimiza baska bedenler baska ruhlar baska adamlar veya baska kadinlar giricek. belki kimimiz ruhumuzla hissederek o kisilerle beraber olucak belki de sadece hissettiklerini unutmak icin. ben bisey hissetmem benim icin gecmiste kalan gecmiste kalmistir diyenler de var belki aramizda ama kandirmayalim birbirimizi olur mu?kimse unutmaz. unutamaz. bazen ayni bir sms sesi tonunda, bazen bir parfum kokusunda, bazen de yolda giderken calan tek bir sarkida.Kimbilir belkide magazalarin size verdigi kartlarin eski sevgiliye ait olanini atip yeni sevgiliden olanini alirken hatirlarsiniz. Her neyse asil onemli olanlar bunlar yasanirken hayatimizda yanimizda olan insanin vicdan azabini,uzuntusunu cekmemek belki de. O esnada insanin ic sesinin ''onu ozluyorum'' demesi kadar kotu birsey olabilir mi?Kimi kandiriyorum ben o zaman diye kendi kendini tuket o zaman. Her gece o vicdan azabini yasa. Hep icinde eksik biseyler olsun. Bu zamana kadar yasamadim ama dilerim bu saatten sonra da yasamam. Cunku eger bunu da yasarsam kendi icimde bastiririm ve o saatten sonra kendime ve duygularima bir daha asla guvenemem. Simdi bunu yasamaktan neden korkuyorum biliyor musunuz? cunku hayatimda unutmak istemedigim biri var, cunku beni unutmasindan korktugum biri var. Bu korkulari yasamamin tek sebebi de  sadece ''four letter'' eminim ki cogunuz su anda o cevabin ne oldugunu biliyor. Bilmeyenler ise demekki henuz yasamamislar. O zaman onlarin basina en kisa zamanda diliyorum...

13 Kasım 2011 Pazar

Neden Bahtsiz Kralice?

simdi neden bahtsiz kralice dimi? yani insan kralice olur da bahtsiz olur mu?valla oluyor o zaman ya ben bahtsiz degilim ya da kralice. amann neyse ne.. bi de ustune bu dusunulurse dertlerr derya olur gelir ustume ustume. zaten gunlerdir ustumde. arkadas secret uygulayin derler hep ben bu secret i uygulayali seneler oldu hep de basima kotu seyler geldi. herneyse hikayenin basina donelim.bahtsizim cunku belki de insanin basina gelebilecek en iyi erkek arkadaslardan biri benim basima geldi. bunun neresi bahtsizlik allah belani versin kadin mutlu ol diyosunuz dimi simdi ama isin ic yuzu oyle degil. ben bu cocukla babam ve ekip arkadaslari yuzunden mecburen ayrilmak durumunda birakiliyorum..nasil anlatsamm dur surdan baslayayim.:tarih 4 ocak. bu bahtsizz dedigimiz insan yani ben staj a giderken facebook hesabini acik unutur ve evde bulunan merakli babasi kizinin facebook hesabi basinda solugu alir. orda sevgilisi ile resimlerini falan gorur. cocugu merak eder cocugun hesabina bakar. bir de ne gorsun ta daaaa cocugun etiketlendigi fotograflarda cocugun eski sevgilisi ile dudaktan dudaga resimleri. tabi simdi baba tam bir turk babasi oldugu icin buna asiri tepki gosterdi. tepki gosterdigi sey erkek arkadasim olmasi degil boyle birinin erkek arkadasim olmasiydi. aslinda hakli adam da ben ne bileyim pek turk kizi gibi degilim hani oyle kiskancligim yoktur. hem kiskanmak karsidaki insani sikar belki de yillardir hep kiskandiklari icin beni kiskanmaktan olesiye nefret ettim. herkesin kendi hayati hem. iste bu noktadan sonra babam o cocukla ayrilicaksin ben istemiyorum beraber olmanizi falan filan..boyle devam etti.tabi ben ayrildim mi hayir.. en sonunda bu zamana kadar geldik. ta kii gecen cumartesiye kadar.. askerde oldugu icin beyfendi onunla iki arada bir derede bulusma ayarladik bulusacagiz. tam bulusma icin evden ciktim ki bingooo sabahin sekizinde babam ariyor. peki sebep? dedim ya babam ve adamlari diye. ben onlara kisaca dad and the others demeyi tercih ediyorum. hemen eveee gidiyorsun kizimm dedi. gozumun ne kadar buyumus olabilecegini tahmin edebilirsiniz herhalde..ulan ne eve gidiyorsun gitsene sevgilinle bulusmaya diyen olabilir aranizda elbette.. iyi de gitsem ne olacak cocukla ele ele tutusupp heyoo bizzz kaciyoruz mu dicez. sonra o askeri mahkemeye ben de evdeki mahkemeye. eve gittim mecburen. sonra ne mi oldu? beyin firtinasi yapmaniz icin size biraz mola.